Son dönemde Türkiye'nin en çok konuşulan konularından birisi, FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü) yalanlarıyla gerçekleştirilen milyonluk dolandırıcılıklar oldu. Bu dolandırıcılık vakaları, henüz psikolojik ve ekonomik anlamda FETÖ'nün yarattığı travmatik etkilerden tamamen kurtulamayan insanların, umutlarını kötü niyetli kişilere kaptırmasıyla yaygın hale geldi. Üstelik bu durum sadece bireyleri değil, aileleri ve toplumu da derinden etkiliyor. Dolandırıcılık yöntemleri son derece çeşitli olsa da, hepsinin temelinde yatan ortak sebep, insanların güven duygusunu sömürmek. Peki, bu dolandırıcılıklar nasıl ortaya çıkıyor ve ne gibi sonuçlar doğuruyor? İşte tüm detaylar...
Dünyanın dört bir yanında farklı dolandırıcılık yöntemleri mevcut, fakat Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı FETÖ vurgunları, bu konuda özellikle dikkat çekiyor. Dolandırıcılar, FETÖ'yü malzeme olarak kullanarak, mağdurların duygularını ve korkularını sömürüyor. 'FETÖ mağduru' ya da 'tutuklu yakını' gibi ifadeleri kullanarak insanların üzgün ruh halleriyle bağlantı kuran bu kötü niyetli kişiler, genellikle yüksek getirili yatırımlar vaadiyle insanları kendilerine çekiyor. Bu tür dolandırıcılıklar, çoğu zaman insanların kimsesiz hissetmesine sebep oluyor; dolayısıyla mağdurlar, umutlarını kaybediyorlar. Dolandırıcıların hedefleri genellikle yaşlılar, psikolojik olarak hassas durumdaki bireyler ya da FETÖ mağduru iddiasıyla bir şekilde toplumdan dışlanmış olan insanlar. Bu kişilere, büyük vaatlerle yaklaşan dolandırıcılar, finansal açıdan güvencesiz olan bu toplulukları, adeta tuzağa düşürüyor.
Milyonlarca lira, FETÖ yalanlarıyla dolandırılan insanların hayalleri oldu. Bu durum, yalnızca maddi bir kayba neden olmuyor; aynı zamanda insanların psikolojik olarak da etkilenmesine neden oluyor. Dolandırıcılar, mağdurlarına bir nebze umut sunarak başlıyorlar. Bu umut, insanların hayatta kalma içgüdüsü ile birleştiğinde tehlikeli bir durum oluşturuyor. Mağdurlar, çoğu zaman dolandırıcıların vaatlerine aldanarak tüm birikimlerini yatırıyor ve ardından ne yazık ki dolandırıldıklarının farkına varıyorlar. Bu tür dolandırıcılık yöntemleri genellikle sosyal medyada ya da internet üzerinden hızla yayılıyor. FETÖ yalanları kullanılarak, insanlarla bire-bir iletişime geçerek ya da gruplar üzerinden cazip tasfiyeler düzenleniyor. İnsanların meraklarını, korkularını ve belirsizliklerini kullanarak dolandırıcılar, büyük bir vurgun yapabiliyorlar. Bu durum, dolandırıldıktan sonra mağdurların karşılaştığı kayıplarla da birleşince, somut bir sorun haline geliyor.
Devletin, bu tür dolandırıcılıklara karşı aldığı tedbirlerin yanı sıra, toplumu bilinçlendirme amacıyla yapılması gereken çok şey bulunuyor. Eğitim ve bilgilendirme kampanyaları, sosyal medya platformları aracılığıyla yapılabilir. Bu dolandırıcılık biçimleri hakkında bilinçlendirme çalışmaları, dolandırıcılara fırsat vermemek adına toplumun her kesimi tarafından çok önemlidir. İnsanların, dolandırıcılığını anlamaları gereken en temel özelliklerden biri şudur: 'Yüksek kazanç vaadi, çoğu zaman dolandırıcılığa işaret eder.'
Son olarak, bu tür dolandırıcılıklar karşısında atılması gereken adımlar arasında, hukuki süreçlerin hızlandırılması ve dolandırıcıların cezalandırılması yer alıyor. Ancak, aldatmaların önüne geçmek adına daha etkili yollar aramak ve toplumsal denetim mekanizmalarını güçlendirmek son derece önemli. Her bireyin, FETÖ yalanları gibi soyut kavramlarla dolandırılmasının önüne geçmek için kapsamlı bir mücadele başlatılması kaçınılmaz. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması adına hukuk, eğitim ve insan hakları noktasında ciddi adımlar atılması şart.