Gazze, son yılların en zor dönemlerinden birini yaşıyor. Sadece barınma, su ve gıda değil, sağlık hizmetleri de büyük bir tehditle karşı karşıya. Bu küçük bölge, çıkar çatışmalarının ve blokajların pençesindeyken, pandeminin yarattığı sağlık krizi daha da derinleşti ve ilaç eksikliği, hayat kurtarma işlevini yerine getirmeyen bir sağlık sisteminin en büyük sorunlarından biri haline geldi.
Gazze'deki hastaneler, uzun süredir beklenen ve hayati öneme sahip ilaçların büyük bir bölümünü temin edemiyor. Küçük çocuklardan yaşlılara kadar farklı yaş gruplarındaki hastalar, en basit tedaviler için bile gerekli olan ilaçlara erişim konusunda zorlanıyor. Sağlık çalışanları, ihtiyaç duyulan ilaçların temin edilememesinin yanı sıra, hastanelerin altyapısının yetersizliğinden de şikayet ediyor. Kanser tedavisi gören hastalar, yüksek tansiyon ilaçları kullanan yaşlılar veya diyabet hastaları, gerekli olan tedaviye ulaşamadıklarından dolayı yaşam mücadelesi veriyor.
Bir sağlık çalışanı, “Kimi zaman hastalarımızın gözlerinin içine bakmak zorundayız ama onlara yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Birçok hastamız makul bir tedavi alamadan hayatını kaybediyor.” diyerek durumu çaresizlikle anlatıyor. Şu an Gazze’deki sağlık hizmetleri, hem donanım açısından yetersiz, hem de maddi kaynaklardan yoksun olduğundan dolayı duygusal bir çöküş içerisinde. İnsani yardım kuruluşları ile birlikte çalışan sağlık ekipleri, acil ve geçici çözümler peşinde; ancak bu önlemler kalıcı bir çözüm yaratmaktan çok uzak.
Birçok uluslararası kuruluş, Gazze'deki sağlık sisteminin desteklenmesi için çaba gösteriyor, ancak bu destekler genellikle yetersiz veya geç kalmış oluyor. Sağlık uzmanları, ilaç tedariği ve medikal ekipmanın sağlanmasının gerekliliğini vurguluyor ve bu acil durum için süratle adım atılması gerektiğini ifade ediyor. GIDALOT gibi bazı STK’lar, Gazze’deki sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği adına kampanyalar yürütüyor ve donor ülkeleri Gazze'ye yönelik yardım göndermeye teşvik ediyor.
Ancak tüm bu çabaların ortasında, Gazze'nin sadece ilaç değil, aynı zamanda sağlık alt yapısına da yoğun bir yardıma ihtiyacı var. Uzun yıllardan beri süregelen ambargolar ve politik engeller, bölgedeki sağlık sisteminin tamamen çökmesine neden oluyor. Bu yüzden uluslararası toplumun Gazze'ye olan ilgisini artırması ve yaşanan insani krizi çözmek amacıyla somut adımlar atması şart.
Sonuç olarak, Gazze'deki ilaç ve sağlık hizmetleri krizi, sadece bölgedeki insanları değil, tüm dünyayı etkileyen bir insani sorundur. Uluslararası toplumun acil olarak harekete geçmesi ve Gazze halkının sağlığını korumak için gerçekçi çözümler sunması gerekiyor. İnsanlık onuru ve sağlığı için birleşmek, bu zor günlerde her zamankinden daha büyük bir gereklilik taşıyor.